Kadın ve Erkekte Cinsel Organlar ve Üreme
Kadın ve erkeğin kendi vücudunu ve eşinin vücudunu bilmesi, sağlıklı cinsellik açısından önemlidir.
1. Kadın Üreme Organları
Pelvis
Kadın bedeninde cinsel organların büyük kısmı vücudun içinde bulunur ve leğen kemiği (pelvis) adı verilen kemik bir yüzeyin üzerinde bağlar, karın zarı ve kaslarla örtülüdür.
Dış Organlar
Kadınlarda dış cinsel organlar doğum kanalının girişini çevreleyen kalın ve ince dudaklar olarak isimlendirilen yumuşak dokulardır. Dudaklar üst üste birleşirler ve ön tarafta bulunan “klitoris” adı verilen oluşumu korurlar. Klitoris ve çevresi cinsel uyarılma açısından en duyarlı bölgelerdendir. Kadınlarda üreme kanalının (vajina) girişi yakınlarında iki açıklık daha vardır. Bunlardan öndeki idrar, arkadaki ise dışkı çıkışının olduğu (makat, anüs) açıklıklardır.
Vajina
Vajina 7-8 cm. uzunluğunda, kaslı, üst ucu rahimle bağlantılı, alt ucu dışarıya açılan esnek bir kanaldır. Vajina rahime geçmek üzere erkek tohum hücrelerinin döküldüğü kanaldır. Üreme için gerekli olan cinsel ilişki vajina yoluyla olur. Vajina cinsel uyarı sonucunda kendiliğinden ıslanır, genişler ve cinsel ilişki sırasında organların sürtünmelerini acısız hale getirip, kolaylaştırır.
Vajinanın alt bölümünde kanal girişini kısmen kapayan ince ve esnek zara kızlık zarı (himen) adı verilir. Kızlık zarı penisin vajinaya girdiği ilk cinsel ilişki sırasında genellikle kolayca yırtılır. Görülebilen hafif kanama kısa sürede kendiliğinden durur. Ancak ani zorlamalarda oluşan yırtıklar fazla kanama yapabilir, ender olarak doktor yardımı gerekebilir. Bazen cinsel ilişki sırasında yırtılmayan esnek zarlar da vardır. Bu durumda ilişki sırasında kanama olmaz.
Daha önce cinsel ilişkisi olmamış çiftler ilk kez birlikte olduklarında, cinsel ilişkiye giremeyebilirler. Bu endişe edilecek bir durum değildir. Cinsel ilişki daha sonra, kadın ve erkeğin karşılıklı olarak istek duyduğu ve kendilerini rahat hissettiği ortamlarda tekrar denenebilir. Bu konudaki acelecilik ve zorlamalar bir takım sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir. Çift, ruhsal ve yapısal bazı özelliklerin ilişkiyi engellediğini düşünürse, bu konunun danışabileceği bir merkeze başvurabilir.
Rahim
Rahim, mesane ile kalın barsak ucu arasında kaslardan yapılmış, içi boş, biçim olarak ters duran armuda benzeyen bir iç üreme organıdır. İç yüzeyi gebelikte bebeğin yerleşmesi ve gelişmesine uygun kan damarları ile dolu bir tabakayla kaplıdır. Rahmin asıl işlevi bebeğe anne karnında yaşama ortamı sağlamaktır. İç tabaka her ay hormonların etkisiyle gebeliğe hazırlanır. Ancak gebelik oluşmadığında, bu doku adet kanaması olarak dışarıya atılır. Bu süreç ergenlikte kadının ilk adet gördüğü yaştan, menopoza girene kadar her ay, bir düzen içinde tekrarlanır. Rahmin alt bölümündeki dar kısma rahim ağzı (serviks) adı verilir. Rahmin üst iki yanında, her biri yaklaşık 10 cm. uzunluğunda, saçak şeklinde uzantıları olan iki tüp (fallop tüpleri) vardır. Bu tüpler yumurtalığın çevresini sararak sonlanır ve yumurtalıkta her ay oluşan yumurtayı rahme iletmekle görevlidirler. Ayrıca yumurtanın erkeğin spermi ile döllenmesi de tüplerde gerçekleşir.
Yumurtalıklar
Rahmin iki yanında 1-2 cm büyüklüğünde, badem şeklindeki organlardır. Her yumurtalık, ergenlik başlangıcında yüzbinlerce olgunlaşmamış yumurta hücresi içerir.
Adet Görme
Kadınlar, ergenlik çağında cinsel olgunluğa ulaştıktan ve doğal gelişimlerine eriştikten sonra, ortalama her 28 günde bir vajinal kanama görürler. Her kadın aynı aralıklarla ya da aynı sürede adet olmayabilir. Ancak, 21-35 gün aralıklarla adet görülmesi doğal sayılır. Adet süresinin uzunluğu da 2-7 gün arasında değişebilir. Önemli olan, kanamanın başlangıçta az olması, sonra çoğalarak bir tepe noktaya varması ve sonunda tekrar azalarak bitmesidir.
Her ay yumurtalıklarda bir çok yumurta taslağı olgunlaşmaya başlar. Bu sürede rahim içi dokusu da kalınlaşarak kanlanmaya başlar. Olgunlaşan yumurta taslaklarından en gelişmiş olanı yuvasını çatlatıp yumurtalıktan çıkar. Yumurta, tüplerin ucunda bulunan ince uzantılar tarafından içeriye çekilir. Kadın yumurtası 24 saat canlı kalır, bu sürede tüp içindeyken spermle karşılaşırsa, döllenme gerçekleşir. Döllenmiş yumurta daha sonra tüplerden rahim içine aktarılır ve rahim duvarına yerleşir. Döllenme olmadığında yumurtanın yerleşmesi için gelişmiş olan rahim dokusu kanamayla birlikte dışarı atılır. Kadınlarda adet görme denen bu durum ortalama 28 günde bir olur. Ancak bu süre, kadından kadına 21 gün ile 35 gün arasında değişebilir. Her ay birkaç günlük değişiklikler normaldir. Bu süre değişse bile yumurtlama her zaman adetten yaklaşık iki hafta önce olur. Yumurtlamadan önceki ve sonraki birkaç gün gebelik için en uygun dönemdir, çünkü spermler kadın vücudunda 5-7 gün canlı kalabilirler.
Adet kanaması kirli kanın atılması (kirlenme) ya da gerçek bir kanama değildir. Aynı zamanda, bu kanama her hangi bir kesik ya da yaralanma sonucunda oluşmadığından adet görmek, bir hastalık ya da sakatlık olarak algılanmamalıdır.
2. Erkek Üreme Organları
Erkek üreme organlarının büyük bölümü vücudun dışından görülür.
Penis; idrar ve üreme salgısı kanalının çevresini saran süngersi bir yapıda kan damarlarından zengin bir organdır. Penisin ucunda yer alan açıklıktan hem idrar hem de meni ayrı zamanlarda dışarıya atılır. Penis uyarıldığında damarların kanla dolmasıyla büyür ve sertleşir. Buna sertleşme (ereksiyon) denir.
Penis kökünün altında yer alan testisler (erkek yumurtalığı, hayalar, erbezi) deri ile kaplı torba şeklinde bir yapının (skrotum) içinde korunurlar. Organı kaplayan deri ergenliğin başlamasıyla koyulaşıp kalınlaşır.
Bu torba içindeki erbezleri (testis) ergenlik öncesinde küçük, erişkinde ise 20-30 gr. ağırlığında, 4-5 cm uzunluğunda, 2.5 cm. genişliğinde yumurtaya benzer şekildedir. Testisler üreme hücreleri (sperm) üretirler, ayrıca erkeklik hormonu testosteron salgılarlar.
Spermler gözle görülmeyecek kadar küçük, hareketli hücrelerdir. Sperm kanalları yoluyla vücut dışına atılırlar. Testislerden çıkarak idrar yoluna doğru uzanan iki uzun sperm kanalı, idrar kesesinin altından geçer ve penis içinde dış idrar açıklığına dek uzanır. İdrar kesesinin altında yer alan prostat bir salgı bezidir. Spermlerin içinde yüzdüğü sıvı bu küçük organın salgısıdır (meni). Sıvı vajinanın kimyasal ortamını sperm hareketine uygun hale getirir. Spermlerin dışarı atılmadan önce biriktikleri iki küçük kesecik de (seminal kese) mesanenin iki yanında yer alır.
1. Kadın Üreme Organları
Pelvis
Kadın bedeninde cinsel organların büyük kısmı vücudun içinde bulunur ve leğen kemiği (pelvis) adı verilen kemik bir yüzeyin üzerinde bağlar, karın zarı ve kaslarla örtülüdür.
Dış Organlar
Kadınlarda dış cinsel organlar doğum kanalının girişini çevreleyen kalın ve ince dudaklar olarak isimlendirilen yumuşak dokulardır. Dudaklar üst üste birleşirler ve ön tarafta bulunan “klitoris” adı verilen oluşumu korurlar. Klitoris ve çevresi cinsel uyarılma açısından en duyarlı bölgelerdendir. Kadınlarda üreme kanalının (vajina) girişi yakınlarında iki açıklık daha vardır. Bunlardan öndeki idrar, arkadaki ise dışkı çıkışının olduğu (makat, anüs) açıklıklardır.
Vajina
Vajina 7-8 cm. uzunluğunda, kaslı, üst ucu rahimle bağlantılı, alt ucu dışarıya açılan esnek bir kanaldır. Vajina rahime geçmek üzere erkek tohum hücrelerinin döküldüğü kanaldır. Üreme için gerekli olan cinsel ilişki vajina yoluyla olur. Vajina cinsel uyarı sonucunda kendiliğinden ıslanır, genişler ve cinsel ilişki sırasında organların sürtünmelerini acısız hale getirip, kolaylaştırır.
Vajinanın alt bölümünde kanal girişini kısmen kapayan ince ve esnek zara kızlık zarı (himen) adı verilir. Kızlık zarı penisin vajinaya girdiği ilk cinsel ilişki sırasında genellikle kolayca yırtılır. Görülebilen hafif kanama kısa sürede kendiliğinden durur. Ancak ani zorlamalarda oluşan yırtıklar fazla kanama yapabilir, ender olarak doktor yardımı gerekebilir. Bazen cinsel ilişki sırasında yırtılmayan esnek zarlar da vardır. Bu durumda ilişki sırasında kanama olmaz.
Daha önce cinsel ilişkisi olmamış çiftler ilk kez birlikte olduklarında, cinsel ilişkiye giremeyebilirler. Bu endişe edilecek bir durum değildir. Cinsel ilişki daha sonra, kadın ve erkeğin karşılıklı olarak istek duyduğu ve kendilerini rahat hissettiği ortamlarda tekrar denenebilir. Bu konudaki acelecilik ve zorlamalar bir takım sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir. Çift, ruhsal ve yapısal bazı özelliklerin ilişkiyi engellediğini düşünürse, bu konunun danışabileceği bir merkeze başvurabilir.
Rahim
Rahim, mesane ile kalın barsak ucu arasında kaslardan yapılmış, içi boş, biçim olarak ters duran armuda benzeyen bir iç üreme organıdır. İç yüzeyi gebelikte bebeğin yerleşmesi ve gelişmesine uygun kan damarları ile dolu bir tabakayla kaplıdır. Rahmin asıl işlevi bebeğe anne karnında yaşama ortamı sağlamaktır. İç tabaka her ay hormonların etkisiyle gebeliğe hazırlanır. Ancak gebelik oluşmadığında, bu doku adet kanaması olarak dışarıya atılır. Bu süreç ergenlikte kadının ilk adet gördüğü yaştan, menopoza girene kadar her ay, bir düzen içinde tekrarlanır. Rahmin alt bölümündeki dar kısma rahim ağzı (serviks) adı verilir. Rahmin üst iki yanında, her biri yaklaşık 10 cm. uzunluğunda, saçak şeklinde uzantıları olan iki tüp (fallop tüpleri) vardır. Bu tüpler yumurtalığın çevresini sararak sonlanır ve yumurtalıkta her ay oluşan yumurtayı rahme iletmekle görevlidirler. Ayrıca yumurtanın erkeğin spermi ile döllenmesi de tüplerde gerçekleşir.
Yumurtalıklar
Rahmin iki yanında 1-2 cm büyüklüğünde, badem şeklindeki organlardır. Her yumurtalık, ergenlik başlangıcında yüzbinlerce olgunlaşmamış yumurta hücresi içerir.
Adet Görme
Kadınlar, ergenlik çağında cinsel olgunluğa ulaştıktan ve doğal gelişimlerine eriştikten sonra, ortalama her 28 günde bir vajinal kanama görürler. Her kadın aynı aralıklarla ya da aynı sürede adet olmayabilir. Ancak, 21-35 gün aralıklarla adet görülmesi doğal sayılır. Adet süresinin uzunluğu da 2-7 gün arasında değişebilir. Önemli olan, kanamanın başlangıçta az olması, sonra çoğalarak bir tepe noktaya varması ve sonunda tekrar azalarak bitmesidir.
Her ay yumurtalıklarda bir çok yumurta taslağı olgunlaşmaya başlar. Bu sürede rahim içi dokusu da kalınlaşarak kanlanmaya başlar. Olgunlaşan yumurta taslaklarından en gelişmiş olanı yuvasını çatlatıp yumurtalıktan çıkar. Yumurta, tüplerin ucunda bulunan ince uzantılar tarafından içeriye çekilir. Kadın yumurtası 24 saat canlı kalır, bu sürede tüp içindeyken spermle karşılaşırsa, döllenme gerçekleşir. Döllenmiş yumurta daha sonra tüplerden rahim içine aktarılır ve rahim duvarına yerleşir. Döllenme olmadığında yumurtanın yerleşmesi için gelişmiş olan rahim dokusu kanamayla birlikte dışarı atılır. Kadınlarda adet görme denen bu durum ortalama 28 günde bir olur. Ancak bu süre, kadından kadına 21 gün ile 35 gün arasında değişebilir. Her ay birkaç günlük değişiklikler normaldir. Bu süre değişse bile yumurtlama her zaman adetten yaklaşık iki hafta önce olur. Yumurtlamadan önceki ve sonraki birkaç gün gebelik için en uygun dönemdir, çünkü spermler kadın vücudunda 5-7 gün canlı kalabilirler.
Adet kanaması kirli kanın atılması (kirlenme) ya da gerçek bir kanama değildir. Aynı zamanda, bu kanama her hangi bir kesik ya da yaralanma sonucunda oluşmadığından adet görmek, bir hastalık ya da sakatlık olarak algılanmamalıdır.
2. Erkek Üreme Organları
Erkek üreme organlarının büyük bölümü vücudun dışından görülür.
Penis; idrar ve üreme salgısı kanalının çevresini saran süngersi bir yapıda kan damarlarından zengin bir organdır. Penisin ucunda yer alan açıklıktan hem idrar hem de meni ayrı zamanlarda dışarıya atılır. Penis uyarıldığında damarların kanla dolmasıyla büyür ve sertleşir. Buna sertleşme (ereksiyon) denir.
Penis kökünün altında yer alan testisler (erkek yumurtalığı, hayalar, erbezi) deri ile kaplı torba şeklinde bir yapının (skrotum) içinde korunurlar. Organı kaplayan deri ergenliğin başlamasıyla koyulaşıp kalınlaşır.
Bu torba içindeki erbezleri (testis) ergenlik öncesinde küçük, erişkinde ise 20-30 gr. ağırlığında, 4-5 cm uzunluğunda, 2.5 cm. genişliğinde yumurtaya benzer şekildedir. Testisler üreme hücreleri (sperm) üretirler, ayrıca erkeklik hormonu testosteron salgılarlar.
Spermler gözle görülmeyecek kadar küçük, hareketli hücrelerdir. Sperm kanalları yoluyla vücut dışına atılırlar. Testislerden çıkarak idrar yoluna doğru uzanan iki uzun sperm kanalı, idrar kesesinin altından geçer ve penis içinde dış idrar açıklığına dek uzanır. İdrar kesesinin altında yer alan prostat bir salgı bezidir. Spermlerin içinde yüzdüğü sıvı bu küçük organın salgısıdır (meni). Sıvı vajinanın kimyasal ortamını sperm hareketine uygun hale getirir. Spermlerin dışarı atılmadan önce biriktikleri iki küçük kesecik de (seminal kese) mesanenin iki yanında yer alır.
Konular
- Erkekliğin sonu mu geliyor?
- Yüz binlerce çift aseksüel yaşıyor!
- Evlilikte yaşanan cinsel sorunlar
- Seksin çekiciliğini azaltan sebepler
- Cinsel sorunları nedeniyle boşanıyorlar!
- Çinliler cinsellliği internetten öğreniyor
- Utangaçlara çılgın seks önerileri
- Erkeklerin büyük sorunu!
- Seksapelin 'altın oranı'
- Genital organlarla ilgili estetik ameliyatlar
- Dikkat! Pedofilikler kendilerini sevdiriyor
- Mamografi hayat kurtarıyor
- Etkili Sevişme Teknikleri
- Ovulasyon hesaplayıcısı
- Kadınların da penis boyu takıntısı var!
- Mememi kaybettim ama hala kadınım
- Erkek kısırlığına karşı jel mucizesi
- Her altı kadından biri sevişemiyor
- Düzensiz seks kalp düşmanı
- Bilim ve Hayat
- Eşler birbirinin mahrem yerlerine bakabilir mi?
- Sorularla Cinsellik
- kadınların özel günleri hak.
- Masturbasyon yapmak caiz mi dir?
- Çocuğun avreti varmı dır?
- Erkek çocuğu baliğ(ergen) olduğu zaman....
- Eşinden gizli ikinci evlilik.....
- Bir bayanın yabancı bir erkeğin.....
- Erkek'ler vücudunu hangi ölçüde açabilir?
- Nikahsız yaşamanın günahı ......