Uzman

Balayı sistiti

Bazı kadınlarda hemen her cinsel ilişki sonrası, sık ve ağrılı idrara çıkma gibi sistit belirtileri görülür. Şikayetler genellikle bir iki gün sürer ve yeniden seks yapana kadar geçer. Bu aslında kronik bir uretrit (genellikle mesanenin değil üretranın iltihaplanması) ise de bazen balayı sistiti de denir.

Vakaların çoğunda belirtilere Chlamidia denilen bir enfeksiyon etkeni neden olur. Ancak, köpük banyoları yapıyorsanız, hijyenik sprey veya vajinal duşla temizleniyorsanız, bunlar da üretrayı (idrar yolu) tahriş etmiş olabilirler. Başka bir olasılık da üretranın cinsel aktivite sırasında örselenmiş olmasıdır, balayı sistiti adı buradan gelir.

Genital Herpes (HSV Enfeksiyonu)

HSV Nedir?

Herpes Simpleks Virüsü (HSV) dudak uçuğu ve genital bölgede enfeksiyona yol açan bir virüstür. Virüsün uçuk oluşumuna neden olan Tip 1 ve genital enfeksiyona neden olan Tip 2 olmak üzere iki ayrı tipi vardır. Virüsün diğer virüslerin çoğunda olduğu gibi en büyük özelliği insan vücuduna bir kez girdikten sonra yalnızca kısmi bağışıklık yanıtı oluşturması ve hücreler içinde yaşamını sürdürerek değişik zamanlarda tekrar tekrar enfeksiyona yol açabilmesidir.

Nasıl Bulaşır?

Vajinitler

Vajinitler yani vajinanın enfeksiyonları mantar, parazit veya bakteri enfeksiyonlarına bağlı olarak meydana gelirler. Bazı durumlarda bu etkenlerin ikisi veya tümü birden beraberce enfeksiyon yaratırlar. Vajinitler bu sitede bir konu başlığı olarak yer almalarına karşın, tümü cinsel yolla bulaşmazlar.

Genital Mantar Enfeksiyonu

Kadınların yaklaşık %75'i hayatlarında en az bir kez, önemli bir kısmı ise senede iki veya daha fazla vajinal mantar enfeksiyonu atağı geçirirler. Gebelik, doğum kontrol hapı kullanımı, uzun süren antibiyotik kullanımı ve tedavi edilmemiş şeker hastalığı mantar enfeksiyonunu kolaylaştıran etkenlerdir.

Genital Siğiller (HPV)

Genital siğiller hem kadında hem de erkekte genital bölgede Human Papilloma Virus (HPV) enfeksiyonu sonucu gelişen karnabahar görünümünde, bazen tek bir bölgede, bazen birkaç bölgede, bazen topluiğne başı kadar ufak, bazen de 5 cm. çapına (ender durumlarda 15-20 cm. çaplı olabilir) erişebilen ağrısız kitlelerdir.

Ülkemizde de giderek artan sıklıkta görülen bu temel olarak (ancak her zaman değil) cinsel yolla bulaşan enfeksiyonun hem erkekte hem de kadında, özellikle de kadında yaratması muhtemel sağlık sorunları nedeniyle her bireyin bu enfeksiyon hakkında bilgi sahibi olması ve kendisinde ya da eşinde bu enfeksiyondan şüphelendiğinde doktora başvurması gerekir.

HPV Nedir?

Hepatit B ve Korunma Yolları

Geçirildiğinde bazı durumlarda ciddi belirtilerle seyredebilen, bazen de kronikleşerek ciddi sağlık sorunları yaratabilen bir hastalık olan Hepatit B, aşı yoluyla hemen tümüyle önlenebilen bir hastalıktır.

Hepatit B enfeksiyonu, Hepatit B virüsünün (HBV) karaciğer dokusunda enfeksiyona yol açmasıyla ortaya çıkan bir durumdur. Virüs vücuda ilk kez girdiğinde şiddetli belirtiler ve sarılık yapabileceği gibi hiç bir belirti de vermeyebilir. Enfeksiyon sonrası seyir tam şifa ve ömürboyu süren bağışıklık olabileceği gibi kronikleşme ve kalıcı karaciğer hastalığına ve karaciğer kanserine dönüşüm de söz konusu olabilir.

Dünya Sağlık Örgütü hepatit B virüsünü insanda sigaradan sonra kanser yapan en önemli dış etken olarak değerlendirmektedir.

Genital Bölgede Yara (Frengi)

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar (CYBH) çok çeşitli belirtiler verebilirler. Bu belirtiler arasında en önemlileri kadınlarda vajinal akıntı, kasık ağrısı, dış genital bölgede tek veya çok sayıda ağrılı veya ağrısız lezyonlar, kasık lenf bezlerinde şişme sayılabilir. Erkeklerde de yine penis ucundan akıntı ve yukarıda sayılan diğer belirtiler gözlenebilir.

CYBH grubunda yer alan frengi, bu grup hastalıklar arasında erken dönemde başvurulduğunda nispeten kolay tedavi edilebilen bir hastalıktır. Aksine, ilk belirtiler göz ardı edildiğinde hastalık organ hasarına ve böylece kalıcı bazı hastalıklara neden olabilmektedir. Bu nedenle herkesin frenginin ve elbette diğer CYBH'lerin belirtileri hakkında duyarlı olması önemlidir.

Pelvik Enfeksiyonlar

Pelvis: kadının iç (yukarı) genital organlarının yer aldığı kemik çatısı,
Pelvik: bu kemik çatı ve içeriğine ait olan

Pelvik enfeksiyon (halk arasında "yumurtalık iltihabı" olarak bilinir), kadının yukarı genital organlarında çeşitli mikrobiyolojik etkenler (bakteri, virüs gibi) tarafından oluşturulan bir enfeksiyondur. Bu enfeksiyonların büyük kısmı cinsel ilişkide bulaşan bakterilerle, kalan daha ufak bir kısmı ise doğum, kürtaj, veya bölgedeki ameliyat ve müdahalelere bağlı olarak (sezaryan, histerektomi (rahimin alınması), kist operasyonları) meydana gelirler.

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar (CYBH)

Bu başlık altında toplanan hastalıklar iki insan arasında oluşan cinsel nitelikli yakın temasla bulaşan mikrobik (bakteri, virüs, parazitlere bağlı) hastalıklardır. Önceleri zührevi hastalıklar olarak anılan bu hastalıkların bir kısmı yanlızca genital bölgede belirtilere neden olurken (kadında vajinal akıntı, erkekte üretradan akıntı, heriki cinste genital bölgede ülser gibi), diğer bir kısmı tüm vücudu etkileyen genel belirtilere neden olurlar (frengi, hepatit B ve AIDS gibi).

CYBH - Korunma

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar (CYBH), özellikle nüfusu kalabalık olan şehirlerde daha önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Çok çeşitli şehirlerden ve hatta ülkelerden, çeşitli kültürlerden gelen insanların fazlaca yaşadığı yerlerde elbette kaçınılmaz olarak bu tür hastalıklar daha fazla görülür.

Korunma yollarına girmeden önce bu hastalıkların çok kısa bir özetini yapmalıyız:

Cinsel yaşamı yok eden faktörler

İşte ilişkiyi çıkmaza sokan ve cinsel hayatı keyifsizleştiren nedenlerden bazıları..

Uzmanlara göre çiftler cinsel sorunlar nedeniyle cinsel ilişkiye ilgilerini kaybedip, cinsel hayatlarında keyifsizlik yaşıyorlar. Bu sorunlara katkıda bulunan faktörler arasında çok fazla alkol; bazı ilaçlar ve kontrol altında olmayan tıbbi sorunlar; yorgunluk ve iyileşme stresi, korku, evlilik çatışmaları, önceki cinsel sorunlar, ailevi, hukuki ya da mali sorunlar veya depresyon ya da diğer stresler geliyor. Kadınların cinsel yaşamını keyifsiz kılan sorunların başında ağrılı cinsel ilişki geliyor. Ağrılı cinsel ilişki yani “disparoni” organik ve yüzeysel nedenlerden oluşuyor.

YÜZEYSEL NEDENLER

Mutlu Bir Cinsellik İçin Neler Önemli

Evlilikte mutluluğa giden yolda sağlıklı bir cinsel yaşam için dikkat edilmesi gerekenler...

Sağlık, evlilik ve cinsellik… Üçünü bir arada ve mükemmel yürütmenin yöntemi üzerine kafa yoran araştırmacılar, düşman olarak stresi seçmişler. İşte A’dan Z’ye insanı her alanda etkileyen bu modern çağ illeti ile mutlu mesut bir yuva için yapılması ve kaçınılması gerekenler listesi.

OFİS STRESİ

Sabah erken kalkma zorunluluğu, zamanın önemli bir bölümünü yoğun trafikte harcama, bitmek bilmeyen iş randevuları ve rekabet ortamı yüzünden stresi taa iliklerimizde hissediyoruz. Koşuşturma akşam evde de devam ediyor. Stres ve yorgunluğun faturası cinsel isteksizlik + paylaşma eşittir mutsuzluk...

Erkekler neden cinsel sorunlarından utanıyor

Oprt. Dr. Merhmet Kırdar, birçok erkeğin sorunlarının tedaviyle giderilebileceğini, ancak endişe, korku, çekingenlik ve benzeri nedenlerle doktora başvurulmadığı için daha büyük sıkıntılar ve sağlık sorunlarıyla karşılaştıklarını dile getiriyor.

Erkekler, özellikle kendilerini güçlü saydıkları cinsellik konusunda yaşadıkları sıkıntıları uzman bir hekimle paylaşmayı reddediyor.

Araştırmalara göre, dünya üzerinde 152 milyon erkek seksüel disfonksiyondan yani cinsel fonksiyon bozukluğundan yakınıyor.

40 yaş üstü erkeklerin yüzde 5’i, 65 yaş üstü erkeklerin de yüzde 15-20’si kronik, 40-70 yaş arası erkeklerin ise yüzde 50’si hayatlarının bir döneminde geçici de olsa bu sorunla karşılaşıyor.

Küçük öğrencilere cinsellik uzmanı

Çin'deki bir ilkokulda erken yaşta çocuklarına cinsel yaşam eğitimi verilmesi konusunda şüpheci olan veliler, öğrencilerin uzmana rahat ve sansürsüz sorular sormasıyla hem rahatlayıp hem de şaşırdı.

Siçuan Günlüğü gazetesi, Çin'in Sıçuan eyaletinin merkezi Çengdu'daki bir ilköğretim okulunda okul yöneticilerinin, öğretmen ve velilerin çok erken yaşta çocuklara cinsellik konusunda ders verilmesine yakın olmamaları konusunda sıkıntı yaşadıklarını yazdı. Gazete, öğretmenlerin sadece birkaç kitaptan edindikleri kaba bilgilerle bu dersi veremeyecekleri konusunda istekli olmadıkları gibi veliler de bu işin sonunun iyi olmayacağı konusunda tereddütler taşıdıklarını hatırlattı.

Erken Boşalma ve Nedenleri

Bosalmanin (Ejakulasyon) penis vajinaya girdikten sonra cinsel tepkileri normal olan bir esi tatmin edemeden olmasi veya kisinin isteginden önce olmasina Erken Bosalma ( Premature Ejaculation) denir.

Genellikle dile getirilmesi güç oldugundan ve göreceli bir kavram oldugundan rastlanma sikligi konusunda yeterli bilgi yoktur.

Ancak 25 yasin altindaki genç erkeklerin üçte birinde ve 40 yasin üzerindekilerin % 10 unda görüldügü sanilmaktadir. Aslinda hemen her erkek hayatinin bir bölümünde bu sorunla karsilasabilir. En azindan ilk cinsel deneyimleri esnasinda olusan gerginlik sebebiyle erken bosalma görülebilir ve zamanla ejakulasyonu kontrol etmeyi ögrenirler.

Cinsellik için doktorla konuşun

Ben 60 yaşında bir erkeğim. Cinsel ilişki sırasında kalp krizi geçirip ölmekten çok korkuyorum. Böyle bir şeyin olma olasılığı nedir? A.H./İstanbul
Cinsel aktivite sırasında veya sonrasında, kalp krizi geçirme ya da ölme riski oldukça düşüktür.

ENDİŞELER YERSİZ!
Sağlıklı bir kişide, cinsellik sonrasında kalp krizi görülme riski yaklaşık 1 milyonda 2.5'tur. Bu rakam, daha önce kalp hastalığı geçiren kişilerde 1 milyonda 25'e kadar çıkar. Ancak yine de oldukça düşük bir risk söz konusudur. Buna rağmen birçok kalp hastası, cinsellik sırasında ölmek endişesiyle cinsellikten kaçınır. Kalp hastası 1184 erkek ve 576 kadın üzerinde yapılan ve Amerikan Kalp Birliği'nin toplantısında açıklanan yeni bir araştırmaya göre; kalp rahatsızlığının ardından cinsellik konusundaki endişe ve korkularını doktorlarıyla paylaşmayanların eski cinsel yaşam kalitesini yakalamak oldukça zor oluyor. Hatta bilgi edinmeyen erkeklerin yüzde 30'u, kadınların yüzde 40'ı cinsellikten uzaklaşıyor. Aslında hasta, kalp krizinden yaklaşık 8 hafta sonra cinselliğe dönülebiliyor. Siz yine de cinselliğe hazır olup olmadığınızı mutlaka doktorunuza danışın.

Eğitimli kadında cinsel isteksizlik daha fazla

Psikolojik faktörler ve stresi daha sık yaşamaları nedeniyle, cinsel isteksizlik özellikle yüksek okul mezunu ve kariyer sahibi kadınlarda daha sık görülüyor.

Aile Sağlığı Araştırma Derneğinin ''Cinsel Danışmanlık Hattı''nı arayan kadınların katılımıyla yapılan araştırmaya göre, aile kararıyla evlenen kadınların cinsel sorunları, kendi kararıyla evlenenlere göre daha yüksek oranda.

Derneğin ''0212 282 01 01'' numaralı cinsel danışmanlık hattını 5 yıl içinde arayan kadınlara, isim ve adres istenmeden ''Sosyo Kültürel Faktörlerin Kadınının Cinselliğine Olan Etkisi'' konulu bir araştırmaya ilişkin sorular yöneltildi. Hattı arayan 26 bin kadından sadece 3 bin 513'ü bu araştırmada yer almayı kabul etti.

Antidepresanlar cinsel yaşamı bozuyor

Son yıllarda en sık kullanılan ilaçlardan olan antidepresanların, cinsel işlev bozukluğuna neden olduğu bildirildi. Bu yan etkinin ortadan kaldırılması için tıp dünyasında çalışmalar sürüyor.

Tüm dünyada ve TÜRKİYE'de son yıllarda en sık kullanılan ilaçların antidepresanlar olduğunu belirten uzmanlar, "İlaç sektörünün en hızlı büyüyen alanı da bu. Ancak yapılan klinik araştırmalara göre depresyon ve anksiyete bozukluğu olup hiçbir cinsel sorunu bulunmayan hastalar bile, antidepresan kullanmaya başladıktan sonra yüzde 50-70 oranında cinsel işlev bozukluğu yaşıyor. Depresyondaki kadın ve erkeklerin yüzde 50-90 arasındaki bölümü cinsel isteksizlik ve cinsel işlev bozukluğu yaşıyor. Depresyonu ve anksiyete bozukluklarını tedavi edelim derken kullandığımız ilaçlar cinsel yaşamı daha da kötüleştiriyor" diyor.

Disparoni (Ağrılı cinsel ilişki) nedir?

Bilgisizlik ya da cinsel eğitimin yetersizliği yüzünden gözümüzde fazla büyüttüğümüz acılar yüzünden cinsel birleşmeye karşı bir “acı duyma korkusu” yerleşmesi sık görülen bir durumdur.

Fakat bu durumu gerçek bir hastalık vb. nedenlerden dolayı meydana gelen acılardan ayırt etmek zorundayız. Çünkü zamanla cinsel birleşmelerden herhangi bir zevk alamaz tam tersine yalnızca acı duyar bir hale geliriz. Nedeni de işte bu acı duyma korkusudur.

Cinsel olarak aktif dönemdeki insanların büyük bir bölümü hayatlarının herhangi bir döneminde ilişki sırasında ağrı duyabilirler. Fakat bu ağrı duyma tekrarlayıcı ve her geçen gün daha da artan mahiyette olursa sorun var demektir. Ve bu sorun çiftler arasında hayal kırıklığı yaratır, cinsel isteksizliğe yol açar ve özgüven azalmasına yol açabilir. Cinsel ilişki sırasında ya da sonrasında acı duyulmasına “disparoni” denir. Her iki cinste görülebilir. Ama daha çok kadınlarda görülür. Kadınlar ağrıyı, “genital bölgede basınç”, “yırtılma” veya “yanma hissi” olarak tarif ederler.

Her 10 Kişiden 7'si Cinsel Sorun Yaşıyor..!

Aile Sağlığı Araştırma Derneği ve ESDA (European Sexual Dysfunction Alliancu) Türkiye Başkanı Prof. Hattat, her 10 kişiden 7’sinde cinsel fonksiyon bozukluğu görüldüğünü belirtti.

Türkiye’de cinselliğin bir tabu olarak görüldüğüne dikkati çeken Prof. Dr. Halim Hattat, “Türkiye’de her 10 kişiden 7’sinde cinsel fonksiyon bozukluğu görülüyor. Ancak bunlardan yalnızca yüzde 14’ü doktora gidiyor. Yüzde 62’si ise kulaktan dolma bilgilerle eczanelerden ilaç talebinde bulunmakta. Cinsel sorun yaşayan her 100 kişiden 32’si sorununu kimseyle paylaşmıyor” dedi.

Aile Sağlığı Araştırma Derneği (ASAD) ve ESDA (European Sexual Dysfunction Alliancu) Türkiye’nin “Aşk Sizi Sağlıklı Kılar” sloganı ile yürüttüğü “Cinsel Fonksiyon Bozuklukları ve Tedavi Yöntemleri” toplantılarının ikincisi Denizli’de yapıldı.

Cinsel Yaşamda Korku

Normal koşullarda insandaki cinsel dürtü öylesine doğal ve kendiliğindendir ki, henüz evlenmemiş veya bir eşle ilişki kurmamış insanların çoğu, başarılı ve doyurucu bir cinsel birliğin otomatik olarak gerçekleşeceğini sanırlar. Oysa cinsel faaliyet çok hassas bir mekanizmadır: kolayca arızalanabilir. İnsanın doğal dürtülerinden biri olan cinsel istek, normal koşullarda, bir uyarıcıyla karşılaştığında kendiliğinden ortaya çıkar ve herhangi bir engele takılmadığı takdirde orgazmla sonuçlanır. Wilhelm Reich'ın dediği gibi, doğal ve sağlıklı bir cinsellik kişinin hiç bir iç yasaklanma duymaksızın cinsel heyecana kendini bırakabilme yetisidir.

Bu, içgüdüsel bir faaliyettir ama sanıldığı gibi otomatik değildir; bazı psikolojik koşulları vardır. Bu koşullar olmadığında en kışkırtıcı görüntüler bile kişilerde gerekli cinsel tepkileri doğurmayacaktır. Çünkü bunların eksikliği, insan gövdesinde, cinsel ilişki için gerekli olan fizyolojik dönüşümlerin gerçekleşmesini önleyecektir. Diğer yandan, insanlarda, cinsellik gibi temel dürtülere müdahale eden, bunların işlenmesini önleyen ikincil dürtüler de bulunmaktadır. Bu dürtüler, toplumsal yaşamda doğal cinselliğin bastırılmış olmasından kaynaklanmakta ve insanın haz duyma kapasitesini sınırlamaktadır. Bu ikincil dürtülerin en iyi örneği "korku" dur.